12 Oca 2007

HEM DOĞA HEM ÇİFTÇİLİK OLUR MU?



Değerli dostlar,

ABD'de CRP kısa adlı Conservation Reserve Program adlı tarım ve yaban hayatı korumacılığı programının 20'nci yaşı kutlanıyor.

Kutlamalar çerçevesinde ABD Başkanı George W. Bush, ülkenin tüm eyaletlerinden bu programı destekleyen örnek çiftçileri Beyaz Saray'da kabul etti.

Başkan Bush ile görüşen çiftçiler arasında, benim de tanıdığım Illinois çiftçilerinden Sn. Jeff Martin yer alıyor. Kendisi 6000 dönümlük bir araziyi ekip biçiyor ve tümünü "sürmeden ekme" olarak kısaca tanımlayabileceğimiz yöntem ile hazırlıyor.

Bu yönteme göre, tarlada yapılan hasattan sonra toprak sürülmüyor ve hasat artıkları bahara kadar tarlada kalıyor. Bu şekilde toprağın kendini yenilemesi, karbon dengesini onarması ve besin değerlerini yeniden oluşturabilmesi sağlanıyor.Öte yandan arazi sürülmeden, çizgi şeklinde ekim yatağı açan makinelerle ekim yapıldığı için bu artıklar ertesi yıllara da kalıyor.

Bu şekilde elde edilen en önemli sonuçlardan birisi erozyonun önlenmesi...

Önemli olan bir başka sonuç ise bu şekilde yaban hayatına yeni alanlar açılıyor olması... Canlı toprak, böcekleri ile, kurtçukları ile, hasat artıkları ile geyiklerin, sülünlerin, sincapların, yaban hindilerinin, ötücü kuşların velhasıl tüm yaban hayatının kışın karnını doyuracak bir kaynak...

Sn Jeff Martin, "no-till" tarımı dışında arazilerinin önemli bir bölümünü, CRP kapsamında, hiç ekip biçmeden tamamen yaban hayatına ayırıyor. Ekime elverişli olmayan tarlalar, tarlalar arasında kalan tampon bölgeler, su kanalı kenarları hep bu program için elverişli olabilecek yerler..

CRP kapsamında devlet desteği alabilmesi için sadece ekim yapmaması yeterli değil. Bu arazileri doğal durumuna getirmek için yatırım da yapmak zorunda. Bu nedenle Martin, düzenli olarak otların ve ağaçların durumunu kontrol ediyor. Yeniden ekilmesi gereken yerlere yerli otları ekiyor (biz yabancı ot diyoruz, ne kadar ironik). Zararlı otların ve Amerika'ya özgü olmayan türlerin baskın çıkmaması için belirli dönemlerde yakılması gerek. Kontrollü yangınlar, Amerikan bozkırı için hayati önem taşıyor.

Çiftçinin kazancı ne?

Ekonomik kazancı, tarım için uygun olmayan arazilerini devlete kiralamış oluyor. Kazanç iyi.

Diğer tarlalarını rüzgar ve su erozyonundan korumuş oluyor. Uzun vadeli kazanç.

Yer altı sularını düzenlemiş ve su basmasını ve seli önlemiş oluyor. Uzun vadeli kazanç.

Arazisinde yaban hayatını artırmış oluyor. İster avla, ister parayla avlat, ister seyret.

Üstteki fotoğraf Sn Martin'e ait arazilerin nehir kenarındaki kısmını gösteriyor. Bu kısmın CRP kapsamında ayrılmasıyla yılın belirli zamanlarında sulak alan, yaz ve güz aylarında ise oldukça geniş bir kır elde edilmiş.

Buraya her gittigimizde onlarca sülün, en az iki üç geyik ve en az bir tane Coyote (Bayır kurdu) gördük.

ABD, yaban hayatının ve habitatın insan hayatının kaliteli olarak devam edebilmesi için arz ettiği önemin farkına varmış.

Aynı anlayışı ülkemizde de görmek istemekle çok mu fazla istemiş oluyoruz?

Mehmet Ekizoğlu

Hiç yorum yok: